Salgın hastalık tehdidi gibi zorlu bir yaşam olayı
karşısında insanlar, kendilerini güvende hissetmek
ve her şeyin kontrol altında olduğunu bilmek
ister. Bu yüzden, koronavirüs riskinin üzerinizdeki
olumsuz etkilerini azaltmak için psikolojik
sağlamlığınızı artırmak oldukça önemlidir.
Psikolojik sağlamlığınızı korumanız ya
da artırmanız, yaşadığınız riskli sürecin
olumsuz psikolojik etkileriyle daha iyi başa
çıkabilmeniz, daha az kaygı yaşamanız,
kendinizi güvende hissetmeniz ve yaşanan
sürece sağlıklı uyum göstermeniz demektir.Aşağıda, koronavirüs riski sürecinde psikolojik sağlamlığınızı artırmanıza yardımcı olabilecek öneriler sunulmaktadır. Bu önerilerin bazıları size garip ve komik gelebilir ya da hoşunuza gitmeyebilir. Yine de bu öneriler, yaşadığınız stres ve kaygının üstesinden gelmenizde size yardımcı olabilir.
Koronavirüs ile ilgili bilimsel, somut ve gerçekçi bilgiler edinin.
Bir salgın hastalık riski altında stres ve kaygınızı sağlıklı bir şekilde yönetmenin en iyi yolu doğru ve gerçekçi bilgi edinmektir. Bu nedenle koronavirüs (COVID-19) ile ilgili olarak uzman kişilerden ya da yetkili kurumlardan gelen doğru bilgilere göre hareket edin. Kaynağı belli olmayan ya da alanında yetkin olmayan kişi ve kurumlar tarafından sunulan bilgilere kesinlikle itibar etmeyin. Aksi halde çok çeşitli kaynaklardan gelen farklı bilgiler, belirsizliğe ve karmaşaya yol açabilir ve bu durum kaygınızın gereksiz yere artmasına neden olabilir.
Koronavirüs riskinden
korunma yöntemlerini
öğrenin ve uygulayın.
Yetkili kişi ve kurumların koronavirüs riskinden korunma yöntemleri ile ilgili verdikleri bilgileri öğrendikten sonra size yönelik uyarı ve önerilere titizlikle uyun. Bu sayede hem kendinizin hem de aile üyelerinin korunmasına büyük katkı sağlarsınız.
Yetkili kişi ve kurumların koronavirüs riskinden korunma yöntemleri ile ilgili verdikleri bilgileri öğrendikten sonra size yönelik uyarı ve önerilere titizlikle uyun. Bu sayede hem kendinizin hem de aile üyelerinin korunmasına büyük katkı sağlarsınız.
Sağlığınızı
önemseyin.
Düzenli beslenmeye ve sağlıklı yiyecekler tüketmeye özen gösterin, bol su için. Yeterince dinlenmeye ve uyumaya çalışın. Mümkünse ev içinde spor ya da egzersiz yapın, düzenli olarak duş alın. Ayrıca, normal zamanda aldığınızdan daha fazla çay, kahve, asitli içecekler ve yoğun şeker katkılı besinler tüketmeyin; çünkü bunlar bedeninizde var olan stresi, gerilimi ve kaygıyı artırır. Unutmayın ki, fiziksel sağlık ve ruh sağlığı birbiriyle yakından ilişkilidir. Fiziksel sağlığınıza dikkat etmek ruh sağlığınızı da korur.
Düzenli beslenmeye ve sağlıklı yiyecekler tüketmeye özen gösterin, bol su için. Yeterince dinlenmeye ve uyumaya çalışın. Mümkünse ev içinde spor ya da egzersiz yapın, düzenli olarak duş alın. Ayrıca, normal zamanda aldığınızdan daha fazla çay, kahve, asitli içecekler ve yoğun şeker katkılı besinler tüketmeyin; çünkü bunlar bedeninizde var olan stresi, gerilimi ve kaygıyı artırır. Unutmayın ki, fiziksel sağlık ve ruh sağlığı birbiriyle yakından ilişkilidir. Fiziksel sağlığınıza dikkat etmek ruh sağlığınızı da korur.
Günlük aktivitelerinizi
sürdürün.
Nasılsa dışarı çıkamıyorum diyerek fazlaca gevşemeyin
ya da kendinizi koyuvermeyin. Mümkün olduğunca
günlük rutininizi ev içinde sürdürün. Uyku ve yemek
saatlerinizin değişmemesine özen gösterin. Eğitim
Bilişim Ağı (EBA) ya da okulunuzun hazırladığı diğer
bilgisayar destekli öğretim sistemleri üzerinden
öğreniminize mutlaka düzenli olarak devam
edin. Gün içinde dinlenme, egzersiz ve boş
zaman etkinliklerine yer verin. Çalışma ve
dinlenme sürelerini mümkün olduğunca
dengede tutun.
Kendiniz için günlük
amaçlar belirleyin.
Kendiniz için gün içinde evde
yapabileceğiniz en az bir amaç
belirleyin ya da bir “yapılacaklar listesi”
hazırlayın. Uzun zamandır istediğiniz bir kitabı
okumak, ertelediğiniz işlerinizi tamamlamak,
sevdikleriniz için özel bir yemek hazırlamak,
odanızı yeniden düzenlemek, kardeşlerinizle
birlikte eğlenebileceğiniz oyun seansları
düzenlemek, hobilerinizle ilgilenmek
gibi kendinize özgü çok çeşitli amaçlar
oluşturabilirsiniz. Oluşturacağınız günlük somut amaçlar ile kişisel kontrol
algınızı geliştirerek endişe ve kaygıdan uzaklaşabilirsiniz.
Bu süreçte yapacaklarınızın somut, net ve ev içinde
uygulanabilir olmasına dikkat edin. Belirlediğiniz amaçların
küçük ya da büyük olması önemli değildir. Örneğin,
her gün bir elma yiyeceğim, günde 30 mekik hareketi
yapacağım ya da sevdiğim kitaptan 50 sayfa
okuyacağım gibi hedefler oluşturabilirsiniz.
Unutmayın ki, küçük de olsa, belirlediğiniz bir
amacı gerçekleştirmek başarma duygusunu
artırır, kendinize olan güveni geliştirir.
Zamanınızı yeni bir
beceri geliştirmek
için kullanın.
Evde kalmak zorunda kaldığınız bugünler, uzun zamandır yapmayı
planladığınız ancak bir türlü zaman ayıramadığınız yeni şeyleri
denemek ya da öğrenmek için iyi bir fırsat olabilir. Yeni bir dil
öğrenmek, çeşitli üniversiteler ya da kurumlarca internet üzerinden
ücretsiz sağlanan kurslara katılmak, yeni hobiler edinmek, yeni
yemek tariflerini denemek ve yemek tarifleri broşürü ya da
videosu hazırlamak, el becerilerinizi geliştirebileceğiniz etkinlikler
araştırmak, tamirat yapmak ya da tamirat kılavuzu hazırlamak,
merak ettiğiniz bir konuda araştırma yapmak
ve okullar açıldığında sınıfta sunmak üzere bir
sunum hazırlamak, çeşitli kültürlerin müziklerini
ve danslarını incelemek, bir müzik aleti çalmayı
öğrenmek gibi çok çeşitli etkinlikler sayesinde yeni
beceriler kazanabilirsiniz.
Fiziksel aktivite
ve canlılığınızı
koruyun.
Ev içinde kalmak zorunda olsanız da, başkalarını rahatsız
etmeden aktifliğinizi ve canlılığınızı koruyabileceğiniz
çeşitli etkinlikler geliştirebilirsiniz. İnternet üzerinden
pilates, vücut geliştirme, aerobik, jimnastik gibi farklı
alanlara özgü çok çeşitli egzersizler, kültürfizik hareketleri
ya da çeşitli sportif etkinlikleri öğrenebilir
ve evde kolaylıkla yapabilirsiniz. Yine çeşitli
nefes ya da gevşeme egzersizleri ile kaygınızı
azaltma ve sükûnetinizi korumaya yardımcı
olacak teknikler uygulayabilirsiniz. Aşırı düzeyde TV izlemek, uzun saatler boyunca
bilgisayar oyunları oynamak ya da uzun süre
sosyal medyada takılmak bir süre sonra fiziksel
ve ruhsal olarak sizi yorar ve enerjinizi düşürür.
Diğer yandan, gün içinde sizi aktif ve canlı
kılacak etkinlikler sayesinde moraliniz
düzelir, enerjiniz ve yaratıcılığınız artar,
kendinizi zinde ve mutlu hissedersiniz.
Arkadaşlarınızla ve
yakınlarınızla iletişim
kurmaya devam edin.
Herkes gibi diğer insanlarla fiziksel temastan
kaçınmanız gerektiğinden ve sosyal izolasyon altında
olduğunuzdan arkadaşlarınızla ve yakınlarınızla
yüz yüze görüşememek sıkıntı verici olabilir. Ancak
telefon, sosyal medya ya da internet
uygulamaları ile sevdiğiniz, değer
verdiğiniz, güvendiğiniz ve birbirinize
her zaman destek olduğunuz kişilerle
düzenli olarak iletişim kurmaya devam
edin. Onlarla edindiğiniz doğru ve güvenilir sağlık bilgileri ve
korunma yöntemleri hakkında konuşun. İçinizden gelmese
bile yaşadıklarınızı, duygu ve düşüncelerinizi mutlaka
paylaşın. Hatta salgın konusu dışında keyifli şeylerden de
bahsedin. Bu süreçte zaman zaman yalnız kalmak istemeniz
oldukça normaldir, ancak kendinizi sevdiklerinizden
uzaklaştırıp izole etmeyin. Sevdiklerinizle
iletişim kurmak, duygu ve düşüncelerinizi
paylaşmak, keyifli sohbetler yapmak
yaşadığınız olumsuz duyguların
azalmasına ve olup biteni daha iyi
anlamanıza yardımcı olur.
Aileniz ile birlikte
zaman geçirin.
Bu süreçte özellikle ailenizle birlikte güzel vakit geçirmek oldukça
yararlıdır. Aile üyeleriyle birlikte yemek hazırlamak ve yemek,
ev içinde hep beraber çeşitli oyunlar oynamak, zaman zaman
eğlenceli masal, fıkra ve hikâyeler anlatmak, birlikte eğlenceli bir
film izlemek ya da sohbet etmek gibi çeşitli etkinlikler sayesinde
aile birlikteliğinizin verdiği güven
ve aidiyet duygusunu pekiştirmek
oldukça önemlidir. Özellikle babaanne,
anneanne ve dedelerinizle internet
üzerinden görüntülü yapacağınız
görüşmeler sizin ve onlar için anlamlı
bir iletişim olacaktır.
Medyayı sağlıklı
kullanın.
Medya ya da sosyal medya üzerinden dünyada ve ülkemizde
koronavirüs salgını ile ilgili ne olup bittiğini öğrenmek istemeniz
oldukça doğaldır. Ancak, koronavirüs salgını ile ilgili haberleri
7/24 aralıksız ve aşırı şekilde takip etmekten, sürekli tekrarlayan
görüntüleri ve tartışmaları izlemekten kaçının. Koronavirüs
sürecine ait görüntü, resim, haber ve tartışmalara gereğinden
fazla odaklanmak, kendinizi olduğundan daha fazla tehlike
ya da tehdit altında hissetmenize, panik olmanıza ve stres
tepkilerinizin artmasına neden
olabilir. Gün içinde kendinize belirli
zaman aralıkları belirleyin ve
koronavirüs ile ilgili haberleri sadece
bu zaman aralıklarında takip edin.
Düşüncelerinizi
gözden geçirin.
Koronavirüs riski karşısında bazı insanlar, güvende
olmadıkları, değersiz oldukları, tehlikelerden
korunmalarının mümkün olmadığı ya da dünyanın
boş ve anlamsız olduğu gibi gerçekçi olmayan
çeşitli düşünceler geliştirerek yoğun stres ve kaygı
yaşayabilmektedirler. Özellikle, yaşanan duruma yönelik
çeşitli belirsizliklerin bulunduğu
ortamlarda bu tür olumsuz
düşünceler ortaya çıkabilmektedir.
Düşüncelerinizi
gözden geçirin.
Dolayısıyla, yoğun stres ya da kaygı yaşadığınızı fark
ettiğinizde aklınızdan geçenleri gözden geçirerek
doğru, gerçekçi ve olumlu şeyler düşünmeye özen
gösterin. Örneğin, ben her koşulda değerliyim ve
seviliyorum, güvendeyim, çevremde bana yardımcı
olacak insanlar var, güçlüyüm
ve olası risklerden korunmak için
yapabileceklerim var, uyarılar ve
öneriler doğrultusunda gerekli
önlemleri aldığımda olası riskleri
azaltabilirim gibi.
Yaşadıklarınızı
yazarak ifade edin.
Şayet bu süreçte yaşadıklarınızı birileriyle konuşmaya
hazır değilseniz, bunları kaleme almanın da oldukça
yararlı olduğu bilinmektedir. Yaşadıklarınızı yazarken
sadece olayları değil, duygu ve düşüncelerinizi de
yazmak size yarar sağlar. Bu süreçte günlük tutabilir,
yaşadıklarınız ya da rüyalarınız üzerine mutlu son ile
biten öyküler yazabilir, duygularınızı
ifade eden resimler yapabilir ya da
şarkı sözleri yazabilirsiniz.
Dinlenin.
Bazı durumlarda insanların kendini çok
yorgun hissettiği ve hiçbir şey yapmak
istemediği zamanlar olabilir. Dolayısıyla,
içinizden hiçbir şey yapmak gelmiyorsa,
birkaç gününüzü sadece dinlenmeye
ayırabilirsiniz. Ancak bu sürenin
uzamasına ve günlerce sürmesine
izin vermeyin.
Toplumsal
dayanışmayı
pekiştirin.
Şunu unutmayın ki, kendinizi ve sevdiklerinizi olası risklerden korumak
için alacağınız gerçekçi her önlem aynı zamanda toplumun diğer
üyelerini de korumanızı sağlar. Koronavirüs riski nedeniyle alınan
tüm önlemlere uyum sağlamak, temizlik ve sosyal mesafe kurallarına
uymak, sokağa çıkmamak, ev içinde çeşitli görevler almak ve
ebeveynlerimize yardımcı olmak, aile büyüklerimizi sık sık telefonla
aramak ve onları yalnız bırakmamak gibi çeşitli olumlu davranışlar ile
kendimize, ailemize ve topluma katkı sağlayabilir, birliktelik ve aidiyet
duygularımızı pekiştirebiliriz. Bu sayede kontrol
algımız gelişir, sosyal destek artar, toplumsal
bağlarımız kuvvetlenir ve yaşadığımız stres ve
kaygının olumsuz etkileri azalır.
Uzmana
başvurun.
Koronavirüs riski sürecinde, buradaki önerileri
uygulamanıza rağmen, yaşadığınız stres ve
kaygının etkileri artarak devam ediyorsa ve günlük
yaşamınızı büyük oranda olumsuz etkiliyorsa ya da
yaşadığınız stres tepkileri ile başa çıkamadığınızı
düşünüyorsanız lütfen
ebeveynlerinizi bilgilendirin
ve onların rehberliğinde bir
uzmana başvurun.